Salgın hastalığın ortasında ne kadar insan kalabilirsin? (To the lake )

Merhaba
Sizlere pandemi sürecinde kesinlikle izlemek isteyeceğiniz bir diziden bahsetmek istiyorum . Rusya da meydana gelen bir çeşit salgın hastalığı ve hastalıktan  kurtulmaya, kaçmaya çalışan  bir grup çaresiz  insanı anlatıyor.
Sıradan bir günün nasıl olur ,arkadaşlarınla yemek yiyebilirsin belki, ailenle vakit geçirebilirsin, belki de aşık olursun ,ama kendi ülkende kendi vatandaşlarından saklanmazsın .
Moskova'nın dış bölgelerinde, muhteşem bir manzarada, yeşillikler içinde yaşayan iki dost aile salgın hastalık sebebiyle kendi güvenliklerini sağlamak için kimsenin olmadığı , salgın hastalıktan korunabilecekleri bir göl kenarına sığınmak için zorlu bir yolculuğa başlarlar .

Çıktıkları yolculukta sadece salgın hastalıkla değil, insanların bencillikleriyle, dost bildiğin güvendiğin insanların ihanetleriyle , merhametsiz tedbirlerle ve çaresizlikle ,umutsuzlukla savaşmak zorundalar .
Kendi insanlarını korumak  için kendinden ne kadar taviz verebilirsin ? Başka insanların canını alabilir misin?  Birinin canını almak için geçerli bir sebep var mıdır? Senin daha güçlü olman mı, senin daha fazla insana sahip olman mı ?
Yolculuğa daha umutlu , daha erdemli başlayıp bu şekilde bitebileceğini kimse tahmin edemezdi ama yine de hala umut var...


KİŞİSEL GÖRÜŞ: Dizide çok tutarsızlık vardı .En saçma kısımlarından biri çok kolay birilerini öldürüp ve arkalarında bırakabiliyorlardı. Anlıyorum salgın hastalığın ortasındasın ne zaman hastalanacağın, öleceğin belli değil ama insanız sonuç da birini öldürmek daha zor olmalıydı . Diğer bir saçma kısmı hastalığı öğrendikten bir gün sonra bütün ülkenin savaş meydanına dönmesi tedbir yok, açıklama yok , devlet yok. Ama hikayeler çok güzeldi , karakterler çok iyiydi. 
Umarım çok eğlenirsiniz.

SEVGİLER
PERAYA

 
 




إرسال تعليق

0 تعليقات